Günümüzde, ömür müddetinin artması kozmetik sorunları kıymetli problemlere dönüştürmüştür. İleri yaşlarında da faal bir iş ve toplumsal yaşantısı olan bireyler için, sağlıklı ve hoş görünmek kıymet kazanmaktadır. Nizamlı olarak antrenman yapmak , sağlıklı ve istikrarlı bir diyet formda olmak için olmazsa olmaz. Fakat selülit ve bedenin karın , basen uyluk üzere aşikâr kimi bölgelerinde kalınlaşan yağ dokusu üzere istenmiyen durumlarla baş etmek için diğer prosedürler gerekebiliyor.
Daha sık bayanlarda görülen selülit , adiposit ismi verilen derialtı yağ hücre kümelerinin kan ve lenfatik sirkülasyonu bozmasıyla oluşur. Kan ve lenfatik sirkülasyonun etkilendiği bölgede, vakit içerisinde, yağ hücre kümelerinin ortasında oluşan fibrotik bantlar, deride çöküntülere sebep olur ve portakal kabuğu görüntüsü ortaya çıkar.
Sanılanın tersine,selülit, yalnızca kilolu bayanlarda görülmez. Genetik ve yapısal özellikler de, selülit oluşmasına sebep olabilir. Bedendeki tüm yağ katmanları içinde sadece yüzeysel cilt altı katmanı selülitten etkilenir. Bu nedenle idman ve kilo verme, tüm bedendeki yağ kitlesinde genel bir azalma yapsa da selüliti ortadan kaldırmaya, çoklukla yetmez. Sistemli olarak antrenman yapan ve düşük yağlı beslenme diyetleri uygulayan bayanlarda bile selülit görülebilir. Bu durum, selülitin denetim altına alınmasını ve selülit tedavisini tümüyle farklı bir sorun haline getirmektedir.
Selülit oluşumunda 4 evresi bulunmaktadır. Birinci evrede dolanım bozukluğu ortaya çıkar, ikinci evrede damarlardan çıkan su, dokularda birikir. ‘Ödemli’ denilen bu basamakta selülit, kolay kolay tedavi edilebilir. Üçüncü evrede ise ödem artar ve yağ daha yerleşik bir hal alır. Bu kademede, kolajen lifler yağ dokusu etrafında toplanarak, mikronodülleri oluşturur. Mikronoduller dışardan küçük kabarıklıklar olarak fark edilir. Bu evrede tedavi için birden fazla prosedür ve daha uzun vakit gereklidir. Son basamakta ise dokularda biriken yağ, su ve tuz molekülleri organizma tarafından kullanılamaz hale gelir ve makronodüller oluşur. Makronoduller dışardan büyük kabarıklıklar olarak görülür. Bu son kademede, tedavi hem çok uzun vakit alır hem de kesin sonuç vermeyebilir. Lakin külliyen geçmese dahi dördüncü evreden ikinci evreye gerileme sağlanabilmektedir.
Selülit tedavisinde evvel doktorun hastalığın evresini şiddetini belirlemesi ve buna nazaran uygulanacak tedavi metotlarının seçilmesi gereklidir. Bu usuller ortasında AWT(akustik dalga terapisi), lipoliz, mezoterapi ve odaklanmış ultrason tedavisi sayılabilir.
AWT( Akustik Dalga tedavisi)
AWT ; bağ dokusunu güçlendirir, kan ve lenf sirkülasyonunu artırır , yağ hücrelerinin küçülmesini ve kas tonusunun artmasını sağlar. Böylelikle selülite neden olan tüm sebepler tek bir prosedürle ortadan kaldırılabilmektedir. AWT haftada 2 sefer 30 dakikalık toplam 10 seans olarak planlanmaktadır.
Mezoterapi
Mezoterapi aslında tekniğin ismi olup birçok hastalığın tedavisinde uygulanabilmektedir. Deri içine ve çabucak altına yararlı olacağı öngörülen karışımın küçük enjeksiyonlar halinde uygulanmasıdır. Günümüzde saç dökülmelerinin tedavisinde saç mezoterapisi, kırışıkların önlenmesinde yüz ve dekolte bölgesine antiaging eserlerle mezoterapi uygulanmaktadır. Mezoterapi ile selülit tedavisinde ; problemli bölgeye, yağları eritme ve kan dolanımını hızlandırma özelliği bulunan bir karışım kişinin cilt ve cilt altı yağ dokusuna enjekte edilir. Selülitli bölgelere küçük mezoterapi iğneleri ile karışım enjekte edildikten sonra kan akımı ve lenfatik dolanım hızlanmış ve sisteme girmiş olur. Böylelikle yağ depozitleri çözülür ve yağ hücrelerinden yağ yıkımı başlar.
Mezoterapi ile selülitlerden kurtulmak için ortalama 5-12 seans gereklidir. Tesiri 30 gün içinde başalmaktadır ve selülitleri gidermesinin yanısıra yaklaşık 2 vücut incelme de sağlar Gerek duyulursa AWT ile de birlikte tedavi kombine edilebilir.
Enjeksiyon Lipoliz
Lipoliz; yağ dokusunun parçalanmasını sağlayan lesitin ile deoksikolatın direk yağ dokusu içine injeksiyonudur. Bölgesel incelmede tesirli ve başarılı bir usul olup en çok basen, karın , sırttaki yağ dokusu fazlalıklarında uygulanır. 1 yahut 2 ay orta ile 4 seans planlanır. Bu mühlet boyunca kişinin günlük idman yapması, bol su içmesi ve sağlıklı bir diyet uygulaması ,işlemin tesirini artıracaktır.
Odaklanmış ultrason tedavisi
Ultrason, yani ses dalgası vasıtasıyla cildin yüz başlığı ile 4,5 mm beden başlığı ile 13mm üzere çok derin bir alanına ultrasonik ses dalgaları gönderilir. Gönderilen ses dalgaları cilt üzerinde rastgele bir hasar bırakmadan termal ısıyla cildin gerginleşmesini sağlar. Derin katmanda oluşturulan ufak ufak termal ısı hasarları vasıtasıyla yeni kollajen üretimi tetiklenir. Odaklanmış ultrason terapisinin öbür tekniklerden farkı deri altında oluşturduğu 75 derece yüksek ısı ile, yağ dokusunun parçanmasını sağlamasıdır.
Bacak iç yüzü , kol sarkması ve göbek bölgesinde 2 cmden daha fazla yağ dokusu olan bireylere uygulandığında, deride toparlanma ve yağ dokusunda azalma sağlar. Bölgesel incelmede en yeni ve tesirli sistemlerden birisi olmuştuır.