“Büyüyünce ne olacaksın?” diye başlayan hikâyenin en önemli adımlarından biri “Üniversiteye Giriş Sınavı (YKS)”. Hayatta karşılaşılan pek çok diğeri gibi. Siz veya çocuğunuz çıkılacak adımlardan “en önemlisi” olarak mı görüyor yoksa? Sınav kaygısını oluşturan etkenlerden biri de ona yüklenilen anlamdır. Sınavın tek seçenek olduğunun düşünülmesi, başka seçeneğin olmadığına inanılması sınavı daha da büyütür sınava girenin gözünde.
Sınava yönelik kaygıyı kontrol edebilmek için öncelikle nedenini bilmek gerekir. Kaygı “sebebi bilinmeyen” dir, Ortada belirgin bir tehdit olmamasına karşın ortaya çıkan endişedir. Soyut bir kavramdır, somutlaştırmamız gerekir. “Bilmiyorum, içimde bir huzursuzluk var” diye açıklar danışanlar. Bazen hiçbir şey yokken ortaya çıkar. Bazen de kötü bir şey olacakmış hissi oluşur. Öncelikle nedenleri ortaya koymaya çalışırız ki; çözüm bulalım.
Neler etkiler genci? Hangi sebepler sınavla ilgili stresini arttırır? Araştırmalar pek çok sebebi ortaya koymuştur. Anne babanın çocuktan beklentileri baskı oluşturuyor mu? Beklentiler çocuğun yapabilecekleri midir, yoksa yapabileceğinden fazlasını mıdır? Çocuklarının istediklerini değil, kendi isteklerini mi önceliyorlar?
Sınava yeterince hazırlanamamak da endişe oluşturan konulardan biridir. Öğrencinin sınava hazırlanmayla ilgili endişeleri mi var? Yeterince çalışamadığı, çalışma programı hazırlayamadığı ya da artık yetiştiremem deyip bıraktığı için mi kaygılanıyor? Önceki dönemlerden eksik kalan konular, anlamadıkları, okuldaki eksiklikler mi endişe oluşturuyor? Bunlar tespit edilir.
Gelecekle ilgili kaygıları var mı? İş bulma sorunları, maddi sorunları, toplumsal sorunlar. Hepsini düşünüp andan uzaklaşıyor mu? Şimdiye odaklanması, yapabileceklerini görmek, güvenin gelişmesi gibi çalışmalarla gelecekle ilgili kaygıları kontrol altına alınabilir.
Sınav kaygısını oluşturan başka sebepler de vardır. Unutulmaması gereken bir diğer durum da sınav kaygısı maskesi altında gencin anlatamadıklarıdır. Arkadaşlık ilişkilerindeki sorunlar, ebeveynlerinin ilişkisindeki sorunlar, maddi ihtiyaçlar, fiziksel görünüm, yaşadığı çevredeki olumsuzluklar olabilmekte ve genç bunları ifade edemediği için sınavdan dolayı heyecanlandığını söyleyebilmektedir. Hatta daha önemli sorunlar bile olabilmektedir. Ebeveynlerin, öğretmenlerin, ailenin bu konularda biraz da dikkatli olup farkında olmaları, genci dinlemeleri, eğer anlatamıyorsa bir uzmandan destek almaları gerekir. Aldığı destekle rahatlayan genç, derslerine daha iyi odaklanabilmektedir.
Ergenlik sorunlarının olduğu bir dönemde sınav kaygısının eklenmesi gencin hayatını olumsuz etkileyebiliyorken kendi potansiyelini görmesi, hayatta tek şansının tek bir sınav olmadığını anlaması geleceğe daha umutla bakmasını sağlamaktadır.
Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.